Kazanamayan bir çok kişi bunun nedenini ya sınavlardaki adaletsizliğe bağlar yada düşük ygs puanına . Gelin bir de şu açıyla bakalım ;
[divider]Sınava giren birey uzun bir eğitim çalışması yaptıktan sonra sınavlara girer , kazanamayanlar diğer üniversitelerin kazananlar listesinde kendinden daha düşük puanlı birini gördüğünde keşke orada girseydim diye kendine bir sitemde bulunur . Aslında iş bu kadar basittir . İddia ediyorum kaybedenleri bir araya toplasak tekrar bir hazırlık süreci geçirsek . Eğer iyi antrenörler olursa o kişilerin %80’ni bir bölüme yerleşir .
Herkesin kendisine sorması gereken soru ; düşük puanım vardı , sınavda torpil mi vardı , bunlar olmamalı . Kendisine sorması gereken soru ; acaba doğru tercihte mi bulundum . Kendimin fiziki yeterliliğine sahip bir yerde mi yarıştım , Olmalıdır .
Usain Bolt’u alın maraton koşusuna götürün iyi bir derece bekleyemezsiniz . Hatta ilk 10’a bile girmesi bile çok zordur . Aslında mantık budur . Genelde kaybeden insanlar yanlış tercihten kaybediyor . Bu süreçte antrenörlere çok büyük görev düşmektedir . Ama maalesef ülkemizde bu sistemi geliştirmek çok zordur . Çünkü gerek salon şartları ve fiyatları ve kaliteli antrenör eksikliği epey fazladır . Bir antrenör herkese aynı antrenmanı yaptırır . Sınava yakın isteyene göre koordinasyon parkuru kurar . Şartlar bunu gerektirir .
Bu sene bu defteri kapatıp seneye sınava girecekler olanlar için kursa gitmeden önce hangi okulu istediğini iyi hedeflemelidir . Mesela istediği üniversitede her sene sadece koordinasyon parkuru varsa kendi çabasıyla ve antrenörünün katkısıyla hız idmanlarına agırlık verebilir . Hedefinizi son ay belirlemeyin.
Herkese başarılar diliyorum .